Fotoğraf Afrika'daki açlığı çok net ve acı bir biçimde vurguluyor. Bu küçük afrikalı çocuk bir kilometre öteki Birleşmiş Milletler yardım kampına yürürken artık açlıktan bitap düşmüş. Daha da kötüsü arkasında onun ölmesini bekleyen bir akbaba var... Fotoğraf 1994 yılında Somali'de Amerikalı bir gazeteci olan Kevin Carter tarafından çekilmiş ve Kevin Carter bu fotoğraf ile "Pulitzer ödülünü" kazanmış. Hikayenin en acı tarafıysa Kevin Carter Somali'den dönünce bir süre bu çocuğu araştırmış fakat bulamamış. Orada gördüklerinden çok etkilenen Amerikalı gazeteci bir süre sonra derin deprosyana girmiş ve 3 ay sonra hayatına son vermiş.

4 Kasım 2009 Çarşamba

KIZILDERİLİ KABİLE ŞEFLERİ joseph

Şef Joseph

Şef Joseph' veya Reis Joseph, Yerli dilinde In-Mut-Too-Yah-Lat-Tat (1840, Wallowa Vadisi, Oregon Toprakları - 21 Eylül 1904, Colville Yerleştirme Kampı, Washington, ABD), Nez Perce Yerlilerinin reisi, Oregon'daki kabile topraklarının beyazların yerleşimine açılması üzerine, kabilesiyle birlikte Kanada'ya kaçma girişimi başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

Pasifik Kuzeybatısı'nda yaşayan en güçlü kabilelerden biri olan Nez Percé'ler, 19. yüzyılın ilk yarısında beyazlarla iyi ilişkiler içindeydi. Birçok Nez Percé gibi Reis Joseph'in babası da Hıristiyanlığı benimsemiş ve oğlunu bir misyoner okulunda okutmuştu. 1880'den sonra beyaz göçmenlerin Pasifik Kuzeybatısı'na doğru ilerlemesi üzerine, ABD bölgedeki Yerlileri topraklarını terk ederek küçük ve çoğu kez çekici olmayan yerleştirme kamplarında yaşamaya zorladı. Aralarında Reis Joseph'in babasının da bulunduğu bazı Nez Percé reisleri, görüşmeye katılanların kabilelerini temsil etmediğini belirterek, topraklarına ilişkin 1855 ve 1863 antlaşmalarının geçersiz olduğunu ileri sürdürler.

ABD, antlaşmaları kabul etmeyen Nez Percé'leri Idaho'daki bir yerleştirme kampına zorla götürmeye kalkınca (1877), babasının yerine geçmiş olan (1871) Reis Joseph gönülsüzce durumu kabullendi. Yolculuk hazırlıkları sürerken üç savaşçının bir grup beyaz göçmen ve altın arayıcısını öldürdüğünü öğrendi. ABD ordusunun misillemeye girmesinden çekindiği için yaklaşık 200-300 savaşçıyı ve ailelerini yanına alarak Kanada'ya doğru harekete geçti. 17 Haziran-30 Eylül 1877 arasında Oregon, Washington, Idaho ve Montana'dan geçerek 1.600 km'den fazla bir yol aldı. Kendisini izleyen sayıca 10 kat üstün ABD birliklerini sürekli atlattığı gibi birkaç kez de çatışmaya girerek bozguna uğrattı. Bu uzun kaçış sırasında tutsaklara insanca davranması, kadın çocuk ve yaşlıların sorunlarıyla ilgilenmesi ve gereken erzağı çalmayıp çiftçilerden ve dükkân sahiplerinden satın alması birçok beyazın hayranlığını kazandı.

Nez Percé'ler sonunda Kanada sınırına 65 km kala Montana'da Bearpaw Dağlarında çevrildiler. Reis Joseph 5 Ekim'de General Nelson A. Miles'a teslim olduğunda uzun yıllar hatırlanan dokunaklı bir konuşma yaptı;

Dinleyin beni reislerim, yüreğim yaralı, gönlüm acı içinde. Ama güneşin şu anda durduğu yerden başlayarak artık hiç savaşmayacağım.

Reis Joseph ve adamları önce Yerli Toprakları'ndaki (bugün Oklahoma) kıraç bir yerleştirme kampına gönderildi. Yerlilerin çoğu orada hastalandı ve öldü.Reis Joseph kabilesinin sağ kalan üyeleriyle Washington'daki bir yerleştirme kampına gitme iznini ancak 1885'te alabildi. Bu arada halkının eski topraklara geri gönderilmesi için Washington D.C.'ye iki yolculuk yaparak başkan Theodore Roosevelt'le görüştü.

1855 de Şef Jozef’in babası olan yaşlı Jozef federal hükümet’le insanlarını onlara ayrılan bölgenin içinde tutacak bir anlaşma imzaladı, 1863 de bir başka anlaşma daha imzaladı. Ama bu anlaşmayı kabilesi hiçbir zaman kabul etmedi.

Bu ikinci anlaşmanın (uygulanmayan ve kabul edilmeyen anlaşma) ardından şefliğe oğul Jozef geldi. (1877) Sonraki aylar savaş ve zorluklarla geçti. Halkın çoğu Federal Hükümet tarafından Oklahoma'daki toplama kamplarına gönderildi. Gidenlerin çoğu açlıktan ve sıtmadan, öldü.

Jozef kendi ülkesine dönebilmek için her şeyi denedi. 1885 de kabilesinin çoğu üyesiyle birlikte Washington’a yine bir kampa gönderildi. Daha sonraki yıllarında ise pek çok kızılderili şefi gibi ülkesinden uzak bir sürgün olarak öldü. Oysa 1879 da tüm Amerika vatandaşlarına eşit haklar verilmişti. Ama Jozef bir daha topraklarını göremedi. Kamp doktoruna göre o üzüntüden ölmüştü.(wikipedi.özgür ansiklopedi)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder